MİLLİYETEYİZ

Üniversite yıllarında arkadaşlar arasında eğlence ile başlayan karikatür gittikçe ilgimi çekmeye başlamıştı. Karikatürde kendimi geliştirebilmek için üstatlardan eğitim almaya ve her çizgimde işimi zirveye taşımaya çalıştım. Bu yolda kendime özgü çizgimle insanlara bir mesaj verebilmek ve yüzlerindeki tebessümü görebilmek adına çizimlerime durmaksızın devam ediyorum. Hayatımın büyük bir kısmını kaplayan karikatür günden güne büyüyen bir sevda haline gelmekte...
 

Bir yazarın, bir ressamın, penceresinden bakmak farklı şeyler, peki bir karikatürist insanlara, olaylara nasıl bakar?

Karikatürde en önemli şey iyi bir gözlem yapabilmek ve tabi ki Dünya Yaşlılık Derneği'nin "YAŞANMIŞLIKLAR" sloganının da etkisi büyüktür. Çizmek için; yaşadığınız çevre, gezdiğiniz ortam, içinde bulunduğunuz ruh hali aslında her biri birer etkendir. Kimi araştırmacı, kimi gözlemci, kimi eleştirisel açıdan yaklaşır, kimi ise yaşanmışlıklarla bakar olaylara ve görünen yüzün arkasında görünmeyen olayları yansıtır çizgisiyle...

Espiri sizin mesleğinizin olmazsa olmazı hangi kaynaklardan besleniyorsunuz? Sizi hangi üstatlar etkiliyor?

Espri bulmak kolay değil. İnsanlara bir konu anlatacaksınız ve bu konuya espri katacaksınız. Bir şeyler üretebilmek adına sürekli araştırıyor, çizgilerinden beslenebilmek için üstatları takip ediyorum.  İlk başlarda geliştirebilmek için onları taklit ederdim ve ilerledikçe kendi tarzımı oluşturabilmek adına farklı çizgiler sergiledim.  Etkilendiğim üstatların başında değerli hocalarım Karikatürist Diş Hekimi Mete Ağaoğlu ve Fotoğrafçı Ahmet Esmer gelmektedir. Değerli hocalarımın da ince fikirleri ve destekleri ile çizgilerimi ilerletme şansı buldum. Buradan da onlara teşekkür eder, saygılarımı sunarım. 


 

Yaptığınız işte eğleniyor musunuz? Böyle eğlenirken başınıza komedi-trajik şeyler geldi mi?
 

Elbette eğlendiğim zamanlar oluyor, yalnız konu bulurken gergin anlar yaşıyorum, kendi kabuğuma kapanıyor ve her şeyden uzaklaşıyorum. Konuyu bulduktan sonra iş çizgi aşamasına geldiğinde eğlenceli vakitler başlıyor. Çizim yaparken karakterleri konuşturur, farklı taklitler, eğlenceler ve benzetmelerle güzel dakikalar yaşarım. Ama aynı konu için dışarda aynı durumlar yaşıyorum denilemez, farklı yaklaşımlar ve tepkiler alabiliyorsunuz. Genelde dışarı çıktığımda sürekli insanların hareketlerini, konuşmalarını, gözlerini ve mimiklerini inceler; onların karakteristik özelliklerini kafamda belirler ve çizime dökerim. Bazen öyle bir ortam oluyor ki karşıdaki kişi bu durumu yanlış anlayabiliyor ve ters tepki gösterebiliyor. 

Bir şair olarak şiir yazmak için ilham gerekli, sizin içinde bu söz konusu mu? 
 

Tabi ki, içinizden gelmesi gerek, İlham gelmeli insana bir şeyler üretebilmek, çizim yapabilmek adına. İşim gereği gündüzleri bir hayli yoğun geçtiği için pek vakit bulamıyorum fakat insan gece o sessizlikte daha çok düşünmeye vakit buluyor ve düşündükçe üretebiliyor. Genelde geceleri çizimlerimi yaparım ve öyle zamanlar oluyor ki bulunduğunuz durumlardan da etkilenebiliyorsunuz. Kimi zaman ani fikirler geliyor aklınıza ve çizime dökmek istiyorsunuz; ama öyle bir an da oluyor ki istediğiniz kadar çabalayın içinizde o haz, o arzu olmadıkça hiç bir şey yapamıyorsunuz. 
 

Sosyal sorumluluk kapsamında girdiğiniz bir çalışma olduğunu biliyorum. Biraz anlatır mısınız?
 

 1- Evet... Genç Yaşlılarımız ve Genç Nesiller adına yeni bir yola başvurduk gönülden... İ

İnsanlara hangi yaşta olursak olalım her yaşın kendine özgü güzellikleri olduğunu anlatabilmek adına DÜYADER ile bu yolda birlikteliğe başladık.

Geride güzel anılar bırakabilmek,  gençlerimizin ve genç yaşlılarımızın yüzündeki tebessüm olabilmek mutlulukların en güzelidir.